Okuma süresi: 0.53 mintue

korkunun el yazısıydı şiirim

şarkı olurdu çocuk sesimde

canalıcının giysisiydi baykuş

ve dua yerineydi şarkılar

duymadınız

geceler boyu büyüttüğüm hüzün

gül oldu gün boyunca

büyüdünüz

düşlerim gölgelendi

acının resmine açıldı pencerem

renkler sevişiyordu

kim ne söyledi mağarasına

giysi değiştirdi baykuş

nöbetçisini tutukladılar korkunun

neredeydiniz

yangın söndürücülerin geç kaldığı

sokaklarda konakladım

ahşap sevdalar doğurdu kör yanım

bir üfürümlük kül oldu hüzünlerim

ki dağladı ateşleri

çıngısıdır yeni hüzünlerin

dokunmayınız

kurtulamadım antik vedalarından

hıçkırık kokan yangın kalıntılarının

kuzusuz koyundum

sesimdi seslenen arkamdan

düşük işlenmiş ahşap kapılardan

bakakaldınız

kendini kilitleyen dişlidir sevda

sesinden ne hüzünler uyanır

  boğulur aydınlıklardan gözkaralarınız.

Ramazan Aksu
+ Son Yazılar